Bilkent Judges ile bir Deplasman Hikayesi: Down, Set, Hut!

Oyun zamanı!
İşte o gün geldi. Bütün bir sezon boyunca hazırlanılan o ilk maç geldi çattı… Artık takım hakkında yeterince bilgi sahip olduğunuza göre, bu deplasman sürecine sanki siz de bizim takımla katılmışsınız gibi, sizi bu muazzam yolculuğun içine çekeceğim. Kurulduğu 1999 yılından beri Judges’ı Judges yapan geleneklerin yerine getirildiği, Judges’ın efsanevi kerdeşlik bağlarının güçlendiği o deplasman yolculuğu ile başlayan hikayemiz, Ankara’ya dönüş ile sonlanacak…
Bilkent Üniversitesi Yurtlar spor salonundan başlayan deplasman otobüsünde uzun bir yolculuğun ardından, sonunda kalacağımız, Özyeğin Üniversitesi Misafirhanesine gelmiş bulunmaktayız. Yurtlarında kalacağımızı düşündüğümüz Özyeğin Üniversitesi misafirperverliği ile bizi karşıladı. Özyeğin Üniversitesi ise kampüsü ile bizi büyüledi gerçekten. Bu üniversiteye göz atmak isterseniz bu linke tıklayabilirsiniz: Özyeğin Üniversitesi aldığımız odaya bir göz atalım.

Koçlarla oyunların tartışıldığı oyuncularıma özellikle receiverlarıma onlardan neler beklediğimi anlattıktan sonra derin bir uykuya daldık. Maçımız Marmara Besyo stadında saat 14.00’da oynanacaktı. Erkenden kalkıp güzelce kahvaltımızı yaptıktan sonra otobüsümüze bindik. Judges geleneklerinde motive olmak için dinlenilen müzikler hareketli değildi aksine klasik savaş marşlarıyla motive olunur. Bu müzikleri dinledik ve maç için hazır olduğumuzda sahaya ısınmak için çıktık.

İki takımın kaptanları sonunda sahada ve yazı tura atımı için hakemlerin yanına gidiyor.

(Soldan sağa) Special Team Kaptanı Recep Yıldız, Team Kaptanı Atabey Erkök, Offense Team Kaptanı Bendeniz Burak Dikbaş ve Defence Team Kaptanı Levent Beşirbellioğlu. Yazı geldikten sonra topla ilk biz oynayacağımızı belirttik ve Return takımımız oyuna girdi.

Koçumuz Demirhan Öztürk’ten ilk oyunumuzu alarak maça başladık. Sizleri ofans ve defans huddle formasyonuna bir kaç ses kaydıyla götüreceğim kulağınız bizde olsun.

Topun bir de diğer tarafını dinleyelim.

İki tarafında huddlelarda neler konuştuğunu dinlediğimize göre artık maça geçebiliriz. Her ne kadar sürekli antrenman yapılsa da, Demir Abi ile saatlerce oyun yazsak bile maç her zaman farklı bir dünyadır. Artık Demir abi ve Kürşad Abi’nin saha kenarında olduğu Özyeğin Wolves ve Bilkent Judges’ın mücadelesinden kareler.

Bu ilk yarısını çok iyi oynayıp ikinci yarıda beklenilen performansı gösteremediğimiz maçtan mağlubiyetle ayrıldık. Sonuçta spor bu yenmek de var yenilmekte var. Ancak bu güçlü takımın önüne konulan engellere rağmen sahaya çıkıp benimle kan, ter döken  arkadaşlarıma çok teşekkür etmek istiyorum. Bu spor sakatlıklara rağmen ne kadar performans gösterdiğine bağlı olan bir spor bu yüzden sakatlıklarına rağmen bizi yalnız bırakmayan herkese minnettarız. Okulumuzdan ise takım sporlarına gösterilen ilginin sıfır seviyelerinden daha üstlere çekmesini istiyoruz. Bilkent adına savaştığımızı unutmayıp okulumuzun da bunu unutmasını istemiyoruz. Önümüzde daha çok maç, daha çok anı mutluluklar ve üzüntüler var. Umarız bu mutluluklar fazla ve bu üzüntüler hiç denecek kadar az  olur. Kimse unutmasın ki Judges asla boyun eğmez.
1…2…3 JUDGES, en büyük JUDGES, şampiyon JUDGES

  E sonuç olarak, Bilkent Judges 1999’da kurulmuş bir takım. 2001 de ilk kask korumalarını aldığında gösteri maçlarına çıkmaya başlamış. Her salı, perşembe üç saatlik bir antrenman süresiyle her sezona başlanılıyor. Cumartesi günleri ise saat öğleden sonra 13.00’dan 17.00’a ve zaman zaman 18.00’a kadar süren sıkı bir antrenman programı var. Ancak okulumuzun koyduğu kurallar başarılara engel koyuyor. Bölüm öğrencileri için CGPA’in 2.00’nin altında olmaması ve 9. dönemini okumuyor olmalı. Hazırlık öğrencileri için daha acımasız sayılabilecek bir durum söz konusu: herhangi bir kurdan alan bir öğrenci o dönem boyunca takım sporlarında yer alamamaktadır. Bu kurallar Bilkent’in vizyonuna ne kadar uysa da bir o kadar da ters düşüyor. Sağlıklı kafa sağlıklı vücutta olur. Bu yüzden Bilkent’in bu duruu revize edip “Spor yaşamdır” projeleri altında kural değişikliğine gitmesi gerekiyor. Evet, ders her şeyden önce olmalı ama deşarj imkanını amerikan futbolunda bulan bizler bu kural neticesinde geri kalıyoruz bu durum da ister istemez derslerimizi etkiliyor.
Bütün bunlar bir yana gönderimde bu engellere rağmen başarı öykümüzü anlattım. Çünkü her ne kadar antrenman yapılsa da bir maç her zaman farklı olacaktır. Her inçin önemli olduğu bu oyunda üstte belirttiğim engelleri aşarak mücadele edebilmek için derslerine belki istediğinden daha fazla efor sarf edip yan yana çarpışan arkadaşlarımla maça çıktık. Bu benim 4. Resmi maçım tecrübe açısından yeni oyuncularımızdan daha öndeyiz evet, ancak bu kurallar bizi geri tuttuğu için çok yetenekli ancak oynamayan bir çok arkadaşımızda mevcut. Bu gönderi biraz da –okurlarımın yanı sıra- onlar için. “Antrenmanlarda oynuyorlar işte” diyen birçok kişi olsa da maç ortamının farklı olduğu bir spor bu. Bu yüzden bloguma bu gönderiyi koymak istedim onlar da okurlarım kadar maça uzak. Bu engelleri aşmış oyuncularımız için ise maça çıkabilmek bile bir başarı. Bilkent’in Türkiye’nin en iyi üniversitesi olması yanında takım sporlarına ilgisizlik Bilkent’in misyonuna uymuyor. Bu yüzden bu gönderim biraz da sitem özelliğini barındırıyor. Umarım bu durum ilerleyen zamanlarda değişecektir.